Ülkü Tamer, bircok sanat daliyla ilgilenmis bir sanatcidir. Onun özellikle cocuklugunda Gaziantepte baslayan sinema sevdasi ve bu sevdanin farkli bir boyutu da olan Istanbul yillarindaki tiyatroya olan ilgisi sanatci kisiligini cesitli acilardan zenginlestiren bir yöne sahiptir.
Tiyatro ve sinema, Ülkü Tamerin dünyasinin farkli birer penceresidir. Bu sanatlarla kurdugu iletisim, onun sanat dünyasini son derece ilginc yapmakla kalmaz, bir sairin hayati boyunca estetik zevkler aldigi farkli evrenlerle kendi dünyasini nasil doldurdugunu da gösterir. Ülkü Tamerin yasanti zenginliginin farkli bir yönü de onun futbola olan sevgisidir. Bu yüzden yine cocuklugunda baslayan futbol sevgisi, onun hayatinda yer etmistir. Anilariyla harmanladigi futbol yazilari, bir sairin futbola dair sevgisinin ve anilarinin inceliklerini göstermesi acisindan da okur icin baska bir kesiftir.
Keske Sadece Seyircisi Olabilseydim, pekala, sairin Gaziantepte baslayip Istanbulda büyüyüp genisleyen duyus gücünün, genis ilgi alanlarini siirle süsleyisinin, ne yöne dönerse dönsün orada bir sair olarak bulunusunun, olaganüstü belgeleri olarak okunabilir