Yillar süren, uzun ve yorucu bir arayistan sonra nihayet Hak ve Hakkati bulabilmis olmanin büyük heyecani icinde, bana mutlaka ve bir an evvel Hads-i Serfler ve siyer ile de tanisip onlarla iyice hemhal olmam gerektigini hatirlatan Mümin ve de Mümine Müslüman kardeslerime, Hz. Ömere r.a. atifta bulunarak Kefana Kitabullah Allahin, azze ve celle, kitabi bize yeter diyordum. Büyük bir nezaket göstererek fazla ses cikartmiyorlardi bu ukalaligima besbelli Hz. Ömere r.a. hürmeten ve henüz hidayet bulmus bir kardeslerini fazla zorlamamak, hatta kirmamak icin. Dogrusu ben de o günlerde bu tavrimin, tabir caizse, cahiliye entelektüelligi dönemimin henüz kurtulamadigim bir tortusundan kaynaklandigini farkedemiyordum bir türlü öylesine kapilmistim, kendimi hakli görmenin tatli sarhosluguna Ta ki, günlerden bir gün, iclerinden biri, can dostum, azz ve muhterem kardesim Ismet Ucma Hakk Teala, azze ve celle, ondan ebediyyen razi olsun- ben cicegi burnunda taze Müslümani söyle adamakilli bir sarsip silkeleyip, yine tabir caizse, nefs-i entellektüelliyemi kirmanin artik kacinilmaz hale geldigine karar verip de Iyi söylüyorsun, dogru söylüyorsun ama, Hz. Ömer r.a. bu sözü söylediginde, Hz. Peygamber s.a.v. sagdi henüz Kitabullahin hayata en dogru sekilde aktarilabilmesi icin sözleriyle, davranislariyla ortaya koydugu rehberlik, canliydi, gündelik hayatin tabi, olmazsa olmaz bir parcasiydi Hz. Ömerin r.a. bu cikisisini, bu cerceve icinde degerlendirmezsen eger, yarin, Allah muhafaza, cok pisman olabilecegin vahim hatalara düsersin Gel, sen akilli adamsin, sen sen ol ve bir an evvel Hz. Peygamberin örnek hayati ve hadsleriyle tanis. Göreceksin, yepyeni bir ufuk acilacak sana o zaman. Inan, lemlerin Rabbi Yüce Allahin, azze ve celle, dni Islami en dogru, yani Murad-i Ilahye en uygun seklide yasamanin baska yolu yok