Irk olgusunu yalnizca filoloji ya da antropoloji acisindan ele almak; kültürel gruplar arasinda canak cömlekler, araclar, silahlar ve etnik ya da dilsel gruplardan yola cikarak belli baglar tanimlamak bazen yaniltici olabilir. Bu yanilgidan kacinmak icin arkeolojik bulgulari tarihsel bütünlügü ve gelisim icinde kavrayip yorumlayan Gordon Childe, arkeolojiye Marksist bakis acisini getirmistir. Neolitik ve Sehircilik Devrimi teorilerini arkeoloji dünyasina kazandirmis; insanlarin avcilik ve toplayiciliktan yerlesik düzene gecis sürecini aciklayan bir model olan vaha teorisini savunmustur. Ex orient lux isik dogudan gelir olarak bilinen söylemiyle de Bati ve Avrupa uygarliginin köklerinin Yakindogudan Batiya dogru göc ettigi savini ileri sürmüstür.
Hint-Avrupa dilleri üzerine calismalar yapmis ve bu diller vasitasiyla Hint-Avrupalilarin kökenlerini cözümlemeye calismistir. Gordon Childe, Eski Dogu ve Egeden edinilen yazinsal kanitlari yetersiz bulmakta, arkeolojik ve antropolojik verilerle tamamlanmasi gerektigini savunmaktadir.