Loras, bu kitabinda yine bir ask hikayesi anlatiyor; ama bu kez kara kita Afrikada gecen, beyaz bir erkekle siyah bir kadinin tutkulu ask hikayesini okuyacaksiniz. Beyaz Adam ve Büyük Korku bir yüzlesme ve degisim hikayesi. Bir insaat firmasinin temsilcisi olarak Kongoya giden Askin T. Ile birlikte Kongo Nehri kiyilarinda gezinirken, onun korkulariyla yüzlesmesine, yasadigi degisim ve dönüsüme taniklik edeceksiniz.
Her insanin yasaminda bir kirilma, bir degisim ve dönüsüm noktasi vardir; o andan sonra, o noktaya bir defa adimini bastiktan sonra, bir daha asla ayni insan olamaz, degisir, bir tür yabanciya dönüsür. Ben, benimkinin anofellerle savasimin ve bu savastan zaferle cikisimin oldugunu zannediyordum ama o sadece kör bir noktaymis. Yasamin gercek yüzünü ve insan olmanin agirligini o büyücünün pesi sira o hasir kapidan gectigim ve birkac mumun ciliz isiginin aydinlattigi o dayanilmaz görüntüyle karsilastigim anda anladim.
Evet, onlarla bir kez yüzlestikten sonra, sadece icimdeki büyük korkuyu yenmemis, bu korkuya yol acan düsmana karsi da bagisiklik kazanmistim. Kendimi yine korumam gerekiyordu ama baska düsmanlara karsi. Bir komutan savasta bir kez galip geldi mi tüm düsmanlari yenebilecegini, tüm savaslari kazanabilecegini sanir. Eve girerken ben de Saint-Helene Adasinda bir kayanin üzerine dikilip Atlantik Okyanusunu seyreden Napolyon gibi magrur adimlarla ilerliyordum.