Bu arastirma, F. Almanyadaki Türklerin, kimlik ve entegrasyon arasinda olusan yasam deneyimlerini, her iki toplumun yaklasimindaki sorumluluklar cercevesinde analiz etmeyi amaclamaktadir. F. Almanyada Türk göcmenler, dini ve milli kimliklerinin, ruhlari ve bedenleri üzerinde kurdugu baglilik duygusunu, yasadiklari toplumdan dislandiklari ölcüde gündelik yasam pratiklerine yansitmaya calismislardir. Böylece Müslüman kimlikle, Hiristiyan kimliginin agirlikli oldugu bir dünyada yasama ve uyum saglayabilme arasinda yasanan gerilimler, Türkleri kendi varoluslari ve cocuklarinin gelecekleri acisindan kararsiz kilabilmistir. Diasporada Türk kimliginin, normal ve marjinal uclar arasindaki parcali ve kirilgan yapisi, dini ve etnik asiriliklarin yönlendirdigi kimliksel varolusuyla genellikle uyumsuz ve sorunlu görünmektedir. Dogal olarak bütün bu farkli tipolojik görüntüler, Türk kimliginin F. Almanyadaki varligini, entegrasyon, deneyimleri acisindan basarisiz bir konuma mahkum etmektedir.