Heeyy sen
Sadrini matrixe kurban veren
Cik artik o baligin karnindan
Yeni bir seyler ögreniyorum ve böylelikle de gitgide gelisiyor ve gücleniyorum tarzi türlü zehirli kodlarla, dis kulagimizdan en ic kulagimiza gizlice üfürdügü o necis suflelerle kanimiza girdi de rhumuz duymadi farkinda misin..
Modernite insani dedi, gelisim dedi, entelektüalizm dedi, cagdaslasma dedi, güc dedi, bilgi dedi, yaris dedi; dedi de dedi Gittikce kabugu kalinlastiran her bir tugla, mahremimizde en saf haliyle cicek acmayi, meyveye durmayi bekleyen o bakir sadra en acimasiz sekillerde indi; indikce incitti...
Sadir ki; insani insan kilacak en bereketli tarla, masumiyetin, o bitimsiz selam halinin asl yuvasi, mahrem yurdu idi
Tatminsizlikle tatmn olan zihnin panzehiri, mutmain olusun tek gercek adresiydi...
Incindikce, ürktükce daha da derinlere kacan o essiz güzelligi, icinde kayboldugumuz o bilindik merkez yuttu Matrix, kalbimizi aldi bizim Zihn bilginin tavan yaptigi, para ettigi ama rhu doyurmaya yetmedigi bir dönemde acimasizca kurban verdik onu
Öyle bir kurban ki; asl sebebini bilemedigimiz ideolojik ambalajli varolussal cigliklarla meydanlarda, Kurtarin beni bogulmusluguyla psikiyatristlerde, Ne oluyor bana saskinligiyla doktorlardayiz
Ya da bizi üc günde dönüstürecegi yalanina inanmak icin kendimizi zorladikca zorladigimiz kisisel gelisim kamplarinda.. Canimiz yaniyor, dilimiz dönmüyor meramimizi anlatmaya Ve yillar yili soluk soluga bir kosturmaca ile insa ettigimiz o soguk ve ruhsuz karizma, cözmüyor hicbir seyi
Tüm duyarliligini yitirmis ellerimiz, bir digerinin gözyaslarini silemeyecek kadar yalniz ve basibos artik...
Tüm metodolojilerin, yer yer ego-santrik refleksleri palazlandiran kliselesmis kisisel gelisim terkiplerinin bosa düstügü bir yerlerdeyiz. raf burasi mi diye sorma, zra daha epeyce var oraya
Ama Matrixten cikisin sifresini sorarsan; o, Mefisto iste...